Can Dündar...Kıvrak zeka ve duygusallığın birleştiği, Yarim Haziran'daki 44 denemede bunu yine, yeniden ortaya koyan üstad...
Bazı kitaplar vardır insanların hayatında "özel"diye adlandırdıkları...işte onlardan birisidir bende bu küçük mavi kitap...
En sevdiğim mi ?
Aralarında seçim yapmak inanın ki çok zor...
Kaç kopyayız biz? ,Keşke, Özleme dair...
İçine Atan ; işte benim ruhuma en dokunan...
*Suskunluğundan tanırım O'nu...Yüzünde her daim nöbete duran ve içindeki depremi maskeleyen gülücüğü bilirim.
O depremin yüreğinde açtığı derin yarıklardan en küçük bir iz yansımasa da yüzüne, aşinayım ketumiyetine...
Bilirim ki, kabil olsa da, ters çıkarılmış bir kazağı düzeltir gibi içten kavrayıp dışa çevirseniz ruhunu,sanki yıllar yılı söylenmeyip saklanmış,dilin ucuna kadar gelip tutulmuş, tam haykırılacakken içe atılmış yüzlerce sözcük, hafızaya kelepçelenmiş binlerce söz, dile getirilmemiş onbinlerce itiraz, akıtılmamış onca gözyaşı ilmek ilmek çözülüp saçılıverecektir ortalığa...
Ama O Konuşmaz.
Sabırla dinler, sitemsiz kabullenir ve ruhunun derinliklerine gizlediği çekmecelerde özenle saklar içine attıklarını...
Sadece kendisiyle baş başayken açar onları..
.....
.....
Oysa ne kadar gizlemeye çalışsa da içindeki fırtınanın birilerince farkedileceği umudunu hep korur.Suskunluğunun herşeyi anlattığını sanır.Sanki onca gürültü içinde birileri gözbebeklerini okuyacak ve konuşmayı bilmeyen bir çocuğun derdini anlar gibi , iç dünyasında çağlayan nehrin sesini duyacaktır.Başını sessizce öne eğişinden, sitemkar imalarından, dargın yalnızlığından derdini anlayacak, şifresini çözüp sessizliğini sese çevirecek birini bekler umarsızca...
Oysa gürültünün çağında, kimselerin vakti yoktur, anlatmayanın derdini anlamaya...
....
....
Tanırım O'nu...
Sessizliğin erdem sayıldığı bu özel dünyanın suskunları bilirler birbirlerini
Çareyi de bilirler.
Gözbebeklerine bakıp ruhunda kaynayan volkanı sezecek ve şevkatle içeri sızıp O'nu yukarı çekecek bir dost elini umutla beklerler...
Beynine ancak o dost eli uzanabilir.
O yoksa yedeği kurşundur.